Kalp krizi tıbbi terim olarak da Miyokardiyal infarkt ; kalbin oksijen ve besin desteğinden sorumlu olan damarların aniden tıkanması durumudur. Kalp kasına kan akışının kesilmesi sonucu göğüste şiddetli yanma, baskı, ağrı gelişir ve beraberinde nefes darlığı, terleme, bayılma, çarpıntı gibi şikayetler gelişir.
Kalbi besleyen damarlarda gelişen herhangi bir ani tıkanma kalp kasının yeterince oksijen alamamasına neden olarak kalp dokusunda hasara yol açabilir. Kalbin dokusu erken dönemde ve doğru bir müdahale ile kurtarılabilir. Ancak tedavide geç kalınırsa kalp kasında kayba neden olur ve bu kayıp , kalbin pompalama gücünü azaltır ve kalp yetmezliği oluşur
Kalp krizinin belirtileri nelerdir?
En temel kalp krizi belirtisi göğüs ağrısıdır. Göğüs duvarının altında, göğüs kafesine biri oturmuş hissi veren halkın tabiri ile öküz oturmuş hissi yaratan ağırlık, baskı yapan künt bir ağrıdır. Genel olarak 10-15 dakika kadar sürer. Göğüste oluşan sıkışıklık hissi ve ağrı, kalp krizi sırasında vücudun diğer çeşitli bölgelerine de yansıyabilir. Özellikle kola ardından omuzlar, sırt, boyun ya da çene gibi bölgelere de yansıyabilir.
Terleme: Kalp krizi esnasında soğuk terleme görülebildiği gibi egzersizden bağımsız şekilde görülen terleme çeşitli kalp problemlerine işaret ediyor olabilir.
Halsizlik: Halsizlik ve nefes darlığı kadınlarda daha sık görülmekle beraber kalp krizinde sık görülen semptomlar arasındadır.
Nefes Darlığı: Nefes darlığı, kişinin nefes alıp verdiğinin farkında olması durumu kriz sırasında kalbin yeterince kanı pompalayamamasına bağlı oluşan önemli bir belirtidir.
Çarpıntı: Kalp krizine esnasında oluşan yoğun kaygı durumu çarpıntıya neden olabilir.Ayrıca bazı kalp krizi durumları çarpıntı sonrasında yada çarpıntı ile de oluşabilir.
Kalp Krizi Nedenleri Nelerdir?
Sigara içmek: Sigara kullanımının zararları artık tüm dünya tarafından bilinmekte. Pıhtılaşma hücrelerinin (trombositler) aktivasyonunu arttırarak ve kanın kıvamını koyulaştırıp akışkanlığını azaltarak damar tıkanıklığına neden olur. Sigara içen erkek ve kadınlarda kalp krizi görülme oranı nerdeyse 3 kat daha fazladır.
Kolesterol yüksekliği : Kanda kötü kolesterol olarak tanımlanan LDL oranı ne kadar yüksekse kalp krizi geçirme riski de o kadar yüksektir. LDL seviyesinin 130’un altında olmalıdır. 130-190 arası yüksektir ve diyet önerilir. 190’ın üzeri çok yüksek kabul edilir ve ilaç başlanılması gerekir. Diyabet, böbrek yetmezliği ve damar hastalığı gibi ek hastalığı olanlarda ise LDL seviyesi daha düşük tututmalıdır hatta ideali ise 70’dir.
Şeker hastalığı (Diyabet):Damar duvar yapısını bozan, esneklik kaybına neden olan ve kan pıhtılaşma riskini arttıran diyabet hastalığı kalp krizi için önemli risk faktörlerindendir. Sağlıksız beslenme ve fiziksel aktivite azlığına bağlı olarak gelişen insülin direncinde de kalp krizine karşı artmış bir risk söz konusu olabileceğinden dikkatli olunmalıdır.
Obezite: Obezite hem tek başına hem de eşlik ettiği diğer hastalıklarla beraber damar sertleşmesine neden olarak kalp krizi riskini arttırır
Hipertansiyon: Damar direncini arttırarak, damar fonksiyon bozukluğu yaratarak kalp krizi rikini arttırır.
Aile öyküsü:Kişinin anne, baba, kardeş gibi birinci derece yakınlarında kalp krizi öyküsü bulunması kalp krizi geçirme riskini artırır.
Kalp Krizi Tanısı Konulur?
Göğüs ağrısı yakınması ile başvuran kişi ilk olarak EKG (elektrokardiyografi) ile değerlendirilir. EKG kalbin elektriksel aktivitesini göstererek tanı koymamızda yardımcıdır.
Troponin gibi biyokimyasal tetkikler kalp krizi tanısında kullanılır. Kriz anındaki hücresel hasara bağlı olarak troponin, CK-MB gibi biyokimyasal parametreler yükselebilir.
EKG ve kan tetkikleri dışında ekokardiyografi (EKO) yani kalp ultrasonu ile de kalp krizi tanısı konulabilir. Damar tıkanıklığı sonrasında kalp kası kaybı bize kalp krizi hakkında bilgi verebilir.
Kalp krizi esnasında damar tıkanıklığının yeri ve derecesini göstermek için kullanılan anjıografi tanı ve tedavide oldukça önemlidir. Anjıografide kol veya kasıktaki atardamarlarda ince bir tel ile girilerek kalp damarlarına ulaşılır. Damarları görünür hale getirecek kontrast madde verilerek damarlar incelenir.
Damarlara tıkanıklık görülürse balon yani anjioplasti işlemi ile damarın açılması sağlanabilir. Balon dışında stent adı verilen bir metal bir kafes damarın içine yerleştirilerek anjiyoplasti sonrası damarın açıklığının korunması gerçekleştirilebilir.
Kalp Krizi Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
Kalp krizi acil bir durumdur. Belirtilerin başlamasından itibaren dakikalar içerisinde ölümle sonuçlanabilir. Bu nedenle tanının hızlı konulması ve müdahalenin doğru yapılması hayati önem taşır.
Kalp krizi ile başvuran hastaya gerekli acil tedaviler ve kan sulandırıcı ilaçlar uygulandıktan sonra kardiyoloji uzmanına yönlendirilir. Kalp krizi geçiren hastada damarlarını kontrol etmek amacıyla anjiyografi yapabilir. Anjiyo sonucuna göre tıkalı olan damara nasıl müdahale edileceği kardiyoloji hekimi tarafından değerlendirilir ve karar verilir. Anjiyoplasti yani tıkalı olan damarın balon ile açılması yada stent uygulanması kalp krizinin temel tedavi seçenekleri arasındadır.
Kalp krizi geçirdikten sonra nelere dikkat etmeliyiz?
Kalp krizi ve kalp damar hastalıkları ülkemizde çok yaygın görülen bir hastalıktır. Bu nedenle kalp krizi sonrasında neden kriz geçirdim, bundan sonra ne yapmalıyım, tekrar kalp krizi geçirir miyim, neden ilaç kullanıyorum , daha ne kadar bu ilaçları kullanmam gerekiyor gibi sorular aklınıza gelmesin ve endişe içinde olmayın. Acil tedavilerinizi olduktan sonra kendinizi elinizde birçok ilaçla bulacaksınız. Unutmayın ki kalbiniz için moral çok önemlidir. Bu ilaçların birçoğu zaman içinde görevlerini tamamlandıktan sonra kesilecek ve zaruri birkaç ilaçla hayatınız devam ettireceksiniz. Her insan için , her kalp krizi için tedaviler farklılık gösterir. Bu nedenle internetteki bilgilere veya etrafınızda size akıl vermeye çalışan kişilere güvenmeyin. Güvendiğiniz bir kalp doktorunuzla tedavinizi, beslenmenizi, sporunuzu , iş ve özel hayatınızda dikkat edilecek durumları değerlerin. Yapılan anjiyografi ve ilaç listenizi bir şahsi sağlık dosyası tutarak yazılı olarak da saklayınız.